8,1543
457,21
1.393,24
Düğün hazırlıkları içinde iken biraz mola verip dünyanın farklı yerlerindeki evlilik törenlerinin nasıl olduğuna bakmak ister misiniz? Dünyanın en ilginç evlilik törenleri konusunda derlediğimiz bilgileri sizlerle paylaşalım istedik…
Düğünler, bulunulan bölgeden, tabii olunan dine, gelenek ve göreneklerden adetlere göre değişiklik gösteren merasimlerdir. Kendi ülkemizde bile bölgesel olarak değişen düğün törenlerinin bazıları, kendi geleneklerimizden farklı olur ve duyunca şaşırmaktan kendimizi alamayız. Peki, dünyanın diğer yerlerinde düğün törenleri nasıl yapılıyor, hiç merak ettiniz mi? Biz, merak ettik ve araştırdık. İşte okuyunca şaşıracağınız dünyanın en ilginç 10 evlilik töreni…
Bizde düğünler, dört aşama ile tamamlanır. Söz, nişan ve kına gecesi ve düğün… Hindistan’da ise merasimler üç aşamada tamamlanıyor. Birinci bölümde düğün hazırlıkları, ikinci bölüm düğün günü, üçüncü aşama ise gelin ile damadın yaptığı ateş dansıdır.
Birinci aşamada düğün için hazırlıklar yapılır ve gerekli hazırlıklar tamamlandıktan sonra düğünden önce bizdeki kına gecesine benzer bir parti düzenlenir, bu partide gelinin eline “mehdi” adı verile kına yakılır.
Düğünün ikinci bölümü ise düğün günü yapılıyor. Bu günde damadın kayınvalidesi, damadı karşılar, damadın ayakları yıkanır ve bal ile süt ikram edilir. Gelinler ise bizde olduğundan farklı olarak “sari” ismi verilen bir elbise giyerler. Bu elbise geniş ve vücutlarından sarkar.
Düğünün üçüncü bölümünde ise gelin ile damat ateş dansı denen bir dans yaparlar. Bu dans, bildiğimiz danslardan farklı tabi… Yakılan kutsal ateşin etrafında dans eden ateşin etrafında dört defa dönerek masalarına koşarlar. Hint inanışına göre masaya ilk kim oturursa evde onun sözü geçer. Yani bizdeki ayağa basma inanışı gibi…
Çin’de yapılan evlilik törenleri, diğerlerinden çok daha ilginç. “Anne ben seviyorum, evlenmek istiyorum” demek yok. Önce damadın ailesi astrolojiye başvurur, zaman bir horoskop hazırlar ve bu horoskop damadın ailesi tarafından onay alırsa kızın ailesine gönderilir, onlar da aynı şeyi yaparlar.
Türk geleneklerinde olduğu gibi Çin geleneklerinde de düğün öncesinden gelinin evine çeşitli bazı hediyeler gönderilir. Ama bu hediyeler arasında çayın mutlaka olması gerekir. Çin geleneklerinde kırmızının talih ve uğur getireceğine inanılır bu yüzden gelin kırmızı kıyafet, kırmızı ayakkabı ve kırmızı duvak ile yüzünü örter. Gelin evden ayrılırken her ne kadar “yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar” şarkısı çalmasa da gelin ailesine bağlılığını göstermek için ağlar.
Doğu Anadolu bölgesinde ağırlıkta olmak üzere Türkiye’nin bazı yörelerinde görülen bir düğün törenine benzer ama aynı zamanda da çok alakasız bir gelenek Afrika bölgesinde yaşanıyor. Bizde bazı yörelerde kız tarafına ve aracı olanlara birtakım hediyeler alınır. Afrika’da ise bu durum çok daha değişik bir şekilde kendini gösterir. Kız tarafı kızı vermeyi kabul ederse kızın ailesine para ve fıstık verilir. Kız, fıstıkları damat ile bölüşür ve biraz da aracı olan kişilere ikram edilir.
Düğün günü ise gelin ile damat “çalı süpürgesi üzerinden atlama” geleneğine uyarlar. Afrika inanışına göre bu geleneğin uygulanması çiftin geçmişe dair tüm kötülüklerinin silinmesi inanışına dayanmaktadır.
Bizde alyans sol elin yüzük parmağına takılır. Ama dünyada öyle ilginç ve bize yabancı gelen gelenekler var ki gördüğümüzde “hangimizin ki doğru?” diye sormadan edemiyoruz. Rus düğünleri ile Türk düğünleri arasındaki farklılıklardan biri de budur. Rus düğün törenlerinde gelin ile damat evlilik yüzüğünü sağ elin yüzük parmağına takar. Onlarda sol ele takılmasının anlamı, daha önce evlilik yapıldığı ve eşini kaybettiği anlamına geliyor.
Ayağa basma geleneğinin farklı bir versiyonu Rusya’da var. Ruslarda evlilik törenlerinde “Düğün somunu” adı verilen ekmekten yenir. Bu ekmeğin hamurunu ise çok çocuğa sahip bir kadın yoğurur. Daha sonra gelin ile damat bu ekmekten yer. İnanışa göre kim daha çok ekmek yerse evde onun sözü geçer.
Gelenekler bazen çok ilginç karşılanır ama yaşanılan bölge için böyle değildir. Almanya’da düğün törenleri de yine şaşıracağımız türden gerçekleşir. Düğüne gelen davetliler, gelinin başına pirinç dökerler ve enteresan olan gelinin saçında ne kadar pirinç kalırsa o kadar çocuk doğuracağına inanırlar.
Düğünün sonunda gelin ile damat bir kütük keserler. Bunun amacı ise inanışa göre güçlükleri beraber aşılmasına inandıkları içindir.
Bosna Hersek, gelenekler bakımından Türklerle benzer geleneklere sahiptirler. Düğün öncesinde damat adayı kızın evine gider ve aile damatla evlilik konusunda konuşur. Daha sonra damada kahve ikram edilir. Bizdekinden farklı olarak eğer damada tatlı kahve ikram edilmişse teklifinin kabul edildiği, sade kahve ikram edilmişse uygun görülmediği anlamına gelir.
Bizde kahve ikramı genellikle kabul görülen evliliklerde verilir ve gelin damada tuzlu kahve verir. Bunun neden verildiği her yöreye göre değişiklik göstermektedir.
Biri size durduk yere küfrederse ne yaparsınız? Herhalde en kötüsünden bir tepki verirsiniz değil mi? Ama Pakistan’da evlenmek isteyen erkeğin küfürlere ve hakaretlere hazırlıklı olması gerekir. Çünkü burada işler böyle dönüyor.
Kızı istemeye giden damat, kızın ailesi tarafından çok ağır küfürlere maruz bırakılır. Buradaki amaç damadın soğukkanlılığını test etmektir. Eğer damat tüm hakaret ve küfürlere karşı soğukkanlılığını koruyabilirse kızı alabilir. Böyle bir geleneğin Türkiye’de uygulandığını düşünmek bile çok güç…
Herkesin kültürü kendine göre normaldir. Belçika’da düğün törenleri bizdekinden biraz daha farklıdır. Gelinin ailesi, kızlarının adına işlenmiş bir mendili geline verir ve gelin düğün boyunca bunu üzerinde taşır ve gelen misafirlere gösterir. Düğünden sonra bu mendil, kızın ailesine geri verilir ve eğer kızın bir kız kardeşi varsa onun ismi üzerine işlenir eğer kız kardeşi yoksa gelinin kızına saklanmak üzere geline verilir.
Bizde bu tip gelenekler olmasa da düğünlerde damatlar bazen ayakkabılarını başka birine hediye ederler. Bunun da amacı “benden sonra sırada sen varsın” demektir.
Fransa’nın düğün geleneklerinde de farklılıklar var. Fransızlar, düğün yaptıklarında çiftlerin çiçeklerini düğüne gelen davetliler verir.
Bir ilginç gelenekleri de gelin ile damat nesilden nesle aktarılan “evlilik kabı” adı verilen kaptan şarap içerler. Bunun neden yapıldığını bilmiyoruz. Gelenek işte…
Bulgaristan’da çok sayıda Türk yaşasa da buranın düğün gelenekleri kendilerine hastır. Bizde kızı istemeye damat ve ailesi gider. Ama Bulgaristan’da işler böyle yürümüyor. Kız istemeye damat ve arkadaşları gider, bizde olsa herhalde kapıdan içeri bile alınmazlar.
Damat adayı kızı istemeye giderken “rakia” adı verilen özel bir ev viskisi ile “zdravet” adı verilen yeşil çiçeklerden küçük bir buket götürür. Gerekli konuşmalar yapıldıktan sonra kızın babası da damadı uygun görürse, kızına üç defa evliliği kabul edip etmediğini sorar. Kız, evliliği kabul ederse kızın ailesi de damadın ailesine bazı hediyeler gönderir. Düğünden önceki Perşembe günü yeni bir ailenin sağlık ve huzur içinde oluşması için özel bir ekmek yapılır.
HES Kodu Nedir, HES Kodu Nasıl Alınır?